14 Haziran 2008 Cumartesi

@ Paşa'dan, Müslümanlar için de aynı hoşgörü bekleniyor...

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un Yahudilerin Ağlama Duvarı'ndaki duası gündeme bomba gibi düşerken, geçtiğimiz yıllarda ordudan 'irticai' faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle atılan dindar subay ve astsubaylara neden aynı şekilde 'ibadet özgürlüğü' tanınmadığı tartışma konusu oldu.

Asder Genel Başkanı Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ’un Vakit gazetesinde yayınlanan fotoğrafları ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Genellikle inançlarından ötürü, eşi başörtülü diye, bazı askerlerin TSK ile ilişikleri kesiliyor. Ancak bir kuvvet komutanının başka bir dinin benzeri inançlarını sergilenmesine hoş görü ile bakıyoruz. Aynı hoşgörünün meslek grubu ne olursa olsun bütün insanların da inançlarını ve ibaretlerini yaparken gösterilmesinin gerekliliğine inanıyoruz” dedi.

Tanrıverdi, “İnancından ötürü, dini vecibelerini yerine getirdiği veya eşi başını örttüğü için asker kişilerin irticai davranışla damgalanıp silahlı kuvvetlerden çıkarılma sebebi yapılmadığı dönemleri özlüyoruz. Kara kuvvetleri komutanının bu tezahürünün böyle bir gelecek dönemin başlangıcı olmasını ümit ediyoruz” diye konuştu.

Başbuğ’un fotoğraflarda ibadet ediyor gibi görüntülenmesini ise, “Bu davranış bir inancın tezahürü de olabilir, saygı da olabilir, bir protokolün gereği de olabilir” şeklinde yorumlayan Tanrıverdi, “Ama bu davranış, bir dini inancın vicdana gömülemeyen şeklidir. ‘Biz inancınıza karışmıyoruz, herkes inancında serbesttir, ama şuralarda buralarda yaşayamazsınız’ deniyor. Başörtüsü bir simgedir deniyor, hayır başörtüsü bir inancın göstergesidir. Dolayısıyla inancın vicdanla olan kısmı bir de mecburen toplumum önünde ifade edilecek kısmı var. Cuma namazını vicdanınızda kılamazsınız, tesettürünüzü vicdanınızda takamazsınız, fiilen yapmak zorundasınız. Dolayısıyla bunlara hoşgörü ile karşılamalarını beklemek en doğal hakkımızdır” değerlendirmesinde bulundu.